15 Kasım 2009 Pazar

BÖYLE ANLAT İNANALIM CÜBBELİ HOCA

İnternette Einstein’in çocukluğundan bir bölüm aktaran mizansen dolaşıyor şu sıralar.
Belki sizin ileti kutunuza da düşmüştür.
Küçük Einstein’in de bulunduğu bir sınıfta öğretmen Tanrı ve kötülük kavramlarını anlatılıyor.
“Şimdi size kanıtlayacağım,” diyor kara tahtanın önünde.
“Eğer Tanrı varsa kötülük onun özelliklerinden biridir. Tanrı yaratılmış her şeyi yaratandır, öyle değil mi? Eğer Tanrı herşeyi yaratmışsa, kötülüğü de o yaratmıştır. Bu da demek oluyor ki, Tanrı kötü de olabilmektedir.”
Aslında, kurnazca cevapları iletebilmek için Aristo mantığından hareketle kurgulanmış bir “zarf” yaklaşım...
Einstein söz istiyor:
“Soğuk gerçekte var mıdır efendim?”
“Bu ne biçim soru? Elbette vardır. Sen hiç soğukta bulunmadın mı?”
“Aslında efendim, soğuk diye bir şey yoktur. Fizik kanunlarına göre, gerçekte bize soğuğu düşündüren şey ısının yokluğudur.”
Küçük Einstein durmuyor:
“Efendim, gerçekte karanlık diye bir şey var mıdır?”
“Tabii ki vardır.”
“Yanılıyorsunuz. Karanlık da, soğuk gibi gerçekte olmayan bir kavramdır. Karanlık aslında ışığın yokluğudur. Işık üzerinde çalışabileceğimiz bir konudur, ama karanlık değil. Kötülük yoktur. Tıpkı soğuk ve karanlık gibi...”
Ve ekler Einstein: “Tanrı kötülüğü yaratmadı. Kötülük bir insanın kalbinde Tanrı sevgisi olmadan gerçekleştirdiği şeylerden ibarettir.”
Cübbeli, cüppesiz tüm hocaların bu mantığı ezberlemesi gerek.
Yalnızca onların mı?
“Savaş sona ersin, analar ağlamasın, çocuklarımız ölmesin,” diyen açılımcıların da ezberlemesi gerek.
Einstein’e bir kez de biz anlattıralım aynı mantıkla:
“Gerçekte barış diye bir şey yoktur efendim. Tıpkı soğuk gibi, karanlık gibi, kötülük gibi... Barış, savaşın olmadığı durumdur. Savaş üzerinde çalışacağımız, yaratacağımız bir konudur. Bize barışı hatırlatan savaşın kendisidir.”

A.Mümtaz İDİL
Odatv.com
15.11.2009 12:00

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.